-
1 kefil göstermek
to give security -
2 kefil
kefil [iː] Bürge m; Garant m;kefil göstermek einen Bürgen stellen;-e kefil olmak bürgen, haften für -
3 kefil
а гара́нт, поручи́тельkefil almak — принима́ть (признава́ть) поручи́тельство
kefil göstermek или kefil vermek — представля́ть поручи́теля (гара́нтию)
□
-a kefil olmak — руча́ться, поручи́ться; гаранти́ровать что -
4 kefil
гара́нт, поручи́тельkefil göstermek — представля́ть гара́нтию; поручи́ться
-
5 warrant
n. garanti, teminât, vekâletname, yetki belgesi, hak, yetki, ruhsat, izin belgesi, tayin emri, haklı neden————————v. yetki vermek, mazur göstermek, izin vermek, ruhsat vermek, garanti etmek, temin etmek, kefil olmak* * *1. garanti et (v.) 2. garanti (n.)* * *['worənt] 1. verb1) (to justify: A slight cold does not warrant your staying off work.) haklı kılmak, hak kazandırmak2) (an old word to state confidently or (be willing to) bet that: I'll warrant he's gone riding instead of doing his work.) temin etmek2. noun(something that gives authority, especially a legal document giving the police the authority for searching someone's house, arresting someone etc: The police have a warrant for his arrest.) yetki, selâhiyet
См. также в других словарях:
kefil göstermek — bir iş için gerekli olan kefili bulmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kefil — is., Ar. kefīl Borcunu ödemeyenin veya verdiği sözü yerine getirmeyenin bütün sorumluluğunu üzerine alan kimse Her hâllerine ben kefilim diyordu. H. R. Gürpınar Birleşik Sözler müteselsil kefil Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kefil göstermek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… … Çağatay Osmanlı Sözlük